M.Ö. 188’de Syria Kralı III Antiochos, Pergamum ittifakı tarafından
Magnesia’da bozguna uğratılmasından sonra Apamea Barışı’nı imzaladıysa da
sınırlar konusundaki anlaşmazlık sona ermedi. Pergamum ve onun güçlü filosu
için Pamphylia sadece çok önemli değil, aynı zamanda Side’yi ele geçirmeye
çalışırken uğradığı başarısızlıktan sonra donanmasının sığınması için acil bir
ihtiyaçtı. Bu sebepten (M.Ö. 159 – 138 yılları arasında hüküm süren) Pergamum
Kralı II. Attalos donanmaya ait bir üs kurma amacıyla kendi adını verdiği
Attaleia’yı kurdu. Şehrin eski bir yerleşimin uzantısı olması ya da önceden var
olan bir yerleşimin üzerine yapılanmış olması muhtemeldir. Antalya’nın 5
kilometre batısında bugünkü Gurma Köyü topraklarında kurulan antik Olbia şehri,
madeni parasına göre tarihi beşinci yüzyıla kadar uzanan antik bir merkezdi.
Attaleia’nın kurulmasıyla, Olbia önemini kaybetti, varoş seviyesine indi. Olbia
sakinlerinin Attaleia’nın halkını oluşturduğu varsayılır.
Eski çağlarda Attaleia olarak bilinen şehir Türkçe çoğu eser de dahil
olmak üzere doğulu kaynaklarda Adalya olarak, batı kaynaklarda ise Adalia ve
bazen de Satalia olarak ve günümüzde ise Antalya olarak geçer.
Elimizde şehrin tarihiyle ilgili süreklilik gösteren bir kayıt yoktur.
M.Ö. 133’de Pergamum Kralı’nın topraklarını Roma’ya devretmesinden sonra
Attaleia bir süreliğine bağımsız kaldıysa da daha sonra Cilicia devletine
bağlandı. M.S. 46’da St. Paul’ün Perge üzerinden Attaleia’yı ziyareti şehrin
tarihinde önemli bir olaydır. Şehrin ticaret merkezi olarak refah seviyesinin
en yüksek noktaya ulaştığı dönemin M.S. ikinci yüzyıl olduğu bilinir ve M.S.
130’da İmparator Hadrian’ın ziyareti anısına yapılan yeni anıtlarla daha da
değer kazanmıştır.