Günümüz toplumunda hepimiz çok fazla
konuşuyoruz. Kendi sesimizin, kendi sözümüzün en geçerli, en güçlü avaz
olmasını istiyoruz. Başka sesler de olduğunu onlara da yer açmak gerektiğini düşünmüyoruz.
Hâlbuki iletişim konusunda en çok
ihtiyaç duyduğumuz şey susup muhatabımızı dinlemektir. Gerçek bir iletişim
ancak karşımızdaki insanın sözlerine yer açmakla mümkün olabilir. Bazen biz
susacağız karşımızdaki konuşacak bazen de biz konuşacağız muhatabınız susacak.
Gerçek bir iletişim, birbirimizin
sözleri arasında uzlaşılabilir bir nokta bulup oradan ilerlemeyi gerektirir.
Tabii ki karşımızdakini anlıyor olabilmekte gereklidir.
Dinlemek, kişinin sözcüklerini duymaktan
çok daha öte bir şeydir. Karşımızdaki kişi ile iletişim kurarken muhatabımızın
kendini özel ve değerli hissetmesi çok önemlidir. Karşımızdaki kişiye karşı
samimi olmamız gerekir. İletişim kurduğunuz kişiye samimi olarak
yaklaştığınızda yani kişi onu içten dinlediğinizi hissettiğinde konuşmanız daha
sağlıklı ilerleyecektir.
Empati de bununla alakalıdır. Empati
sadece kendini karşındakinin yerine koymak değil, aynı zamanda onun da bunu
hissedebiliyor olmasıdır. Aslında çok fazla lafazanlığa da gerek yok,
iletişimin sırrı budur.
Edebiyattan
Empatiye
Doğru bir iletişim için iyi insanlığın vasfını içinde toplayan, empati
yönü kuvvetli, muhatabının derdini, sıkıntısını samimiyetle dinleyip anlayamaya
çalışacak bunun için özel gayret gösterecek kişi olunmalıdır.