Pek
çok kere farklı mecralarda karşımıza çıkan, önce adı ile sonra faydası ile
dikkatimizi çeken Keçiboynuzu hakkındaki bilgileri derleyip toplayıp bir araya
getirmeye çalıştık. Konu hakkında bilmediğimizi pek çok şeyin olduğunu ve
faydalarının tahminlerimizin çok ötesinde olduğunu gördük. Bu yazıyı okuyanlara
konu hakkında farklı kaynaklardan daha ayrıntılı araştırmalar da yapmalarını
önerir, yapmış olduğumuz derlemeyi ilginize sunarız. İyi okumalar.
Keçiboynuzu (Ceratonia siliqua) veya
harnup, baklagiller (Fabaceae) familyasından olup Akdeniz ikliminin hüküm
sürdüğü yerlerde doğal olarak yetişen ve baklaları (meyveleri) yenen, herdem
yeşil çalı ya da ağaç formunda olan bir bitki türü.
Özellikleri
Uzun ömürlü ve boyu 10 m. kadar olan
maki türü bir ağaçtır. Sert ve koyu yeşil yapraklıdır. Yaprakları, karşılıklı
dizilmiş bileşik yapraklar olup boyları 10–20 cm. uzunluğunda olup damla
uçludur.
Çiçekleri; 6–12 cm. uzunluğunda olup
açık yeşilimsi kırmızı, küçük ve çok sayıdadır. Çiçekler eylül-ekim aylarında
açar ve kötü kokuludur.
Ağacın meyveleri (legümen) ise 15–20 cm.
kadar olabilen ve ilk zamanlar yeşil ama olgunlaştığında kahverengileşmektedir.
Ağaç Meyvesinin mezokarpı (orta tabakası), taze iken yumuşak ve tatlıdır. Her
bir meyvenin (bakla) içerisinde on beş kadar sert kabuklu yassı tohumlar
bulunur. Tohumlar Trigosol adı verilen bir madde içerir.
Bitkinin bazı cinsleri hermafrodit,
bazılarında ise erkek dişi ayrı ağaçlardadır. Erkek ağaçlar meyve vermez.
Bitkide en erken meyve 15-20 yıl içerisinde alınır.
Akdeniz kıyılarında, Kıbrıs adası, Libya
ve ABD'nin Kaliforniya bölgesinde bulunur. Türkiye'de Antalya'nın Alanya,
Manavgat, Gazipaşa ilçeleri ile Mersin’in Anamur, Erdemli, Bozyazı, Aydıncık,
Gülnar ve Silifke ilçeleri ile Muğla'nın Marmaris ve Datça ilçeleri
dolaylarında küçük veya büyük gruplar halinde yetişmektedir.
Kullanımı
Biçimleri
Keçiboynuzu meyveleri öksürük ilaçlarında
kullanılır. Çiğneme tütününe tat vermek için katılır. Keçiboynuzu meyvesinden
pekmez de yapılır. Tohumlarından elde edilen balsam, tekstil endüstrisinde
apreleme için kullanılır. Ayrıca çikolata imalatında tatlandırıcı olarak da
kullanılmaktadır. Afrodizyak özelliğiyle cinsel gücü artırdığına da
inanılmaktadır.
Tarihsel
önemi
Yunanca'da keration, İngilizce'de carob,
Arapça'da ise kharub veya kharnub olarak anılır. Keçiboynuzu tohumu yüzyıllar
boyunca elmas ölçmek için kullanılmış, elmaslar keçiboynuzu tohumu ile
tartılarak satılmıştır. Bu yüzden, kırat ya da karat denilen ölçüye adını
vermiştir.
“İki
dirhem bir çekirdek”
"Keçiboynuzu çekirdeği, doğada
ağırlığı değişmeyen bir tohumdur. Bütün tohumlu bitkilerden yalnız keçiboynuzu
uzun süre suda bekletildikten sonra filiz verebilir. Bu hem çok kuruduğu ve
meyvesinden çıktıktan sonra son ve sabit ağırlığını aldığı için, hem de içine
su alma olasılığı çok az ve çok uzun zamana bağlı olduğu içindir. Bu nedenle
Araplar, Selçuklular ve Osmanlılar döneminde ağırlık ölçüsü olarak
kullanılmıştır. Onaltı tanesi bir dirhem eder. Dirhem, değişmekle birlikte 3
gr. ağırlığı temsil etmektedir. Satıcı iki dirhemlik (32 çekirdek) bir şey
satarken lütfedip 1 çekirdek fazla tartarsa bu, malı alanın itibarını gösterir.
Olağandan fazla giyinen, süslenen vb. kişilere iki dirhem bir çekirdek denmesi
bundan kaynaklanmaktadır."
Faydaları
Kolesterol içermez ve antioksidan
özelliğine sahiptir. Kafein yoktur. Potasyum, kalsiyum, sodyum, magnezyum ve
demir minerallerinden zengin olan keçiboynuzunu yüksek oranda çinko içerir.
Baklagiller familyasından
keçiboynuzunun, içerdiği çözünmez posa, polifenoller ve taninler ile sağlığa
olumlu etkileri bulunuyor.
Posa miktarı da yüksek oranlarda olan ve
Çözünür ve çözünmez posa içeriği dışında iyi bir kalsiyum kaynağı da olan
keçiboynuzunun özellikle kadınlar ve çocuklar tarafından tüketilmesi daha da
önem taşıyor.
Kadınlarda ilerleyen yaşlarda
kemiklerden kalsiyum çekilimi olduğu için osteoporoza karşı önlem alınmasını
sağlayan keçiboynuzu, çocukların kemik gelişiminde de kalsiyum depolarını
doldurmaya yarıyor.