Kimileri zanaat dese de bir sanattır aslında Bakır İşlemeciliği… Bir
çekiç, bir çelik kalem, bir bakır eşya ve aylarca harcanan el emeği, dökülen
göz nuru… Nokta nokta, desen desen işlenen süslemeler… Ortaya çıkan ev, mutfak
ve süs eşyalarına verilen değer tabii ki paha biçilmez.
Sayfalar
▼
Sağlıklı Yaşam Yazı Dizisi
Günümüz gelişmiş toplumlarının önlerindeki en ciddi sorunlardan biriside Obezitedir. Toplumların gelişmişlik düzeylerinin artması ile beraber bireysel bazda karşılaşılan bu sıkıntı zamanla toplumun genelini ilgilendiren çok ciddi bir sorun halini almaktadır.
Obezite temel olarak yanlış beslenme ve hareketsizlik nedeni ile oluşan, çok ciddi soyso-ekonomik ve sağlık problemlerine yol açan bir hastalık haline gelmiştir. Pek çok batı ülkesinde mücadele programları oluşturulan bu hastalık karşısında ülkemizde de Sağlık Bakanlığı tarafından ciddi bir mücadele programı oluşturulmuştur.
Öncelik olarak, Obezite hastalığına dikkat çekerek, topluma konunu ciddiyetini anlatmayı hedefleyen programda ayrıntılı ve yararlı birçok çalışma yapılmaktadır.
Bu yazı dizisi ile amacımız başta Sağlık Bakanlığımızca “Obezite” konusunda yapılan bu çalışmalar olmak üzere;Stres, yalnızlık, depresyon vb. sağlıklı yaşam konusunda farkındalık yaratabilmek ve aynı konu altında pek çok yararlı bilgiyi ilgilenenlerin dikkatine sunabilmektir. İnşallah faydalı olur.
İşte mutluluk I
Kimimize, belki de birçoğumuza göre, iş, yalnızca hayatı sürdürebilmek
için üstlenilen bir mecburiyet; zevkten yoksun bırakan bir vazife; omuzlarda
daimi bir yük. Gerek geçmişte gerekse günümüzde, özellikle de Türkiye gibi hiyerarşik yapılanmaların ağırlıklı olduğu toplumlarda, iş yaşamının pek çok
çalışan için adeta mutsuzluk sebebi olduğunu biliyor ve anlıyoruz. Ancak,
seçenekler aslında birçoğumuzun alışageldiği bu olumsuz tabloyla sınırlı değil.
Belli koşullar sağlandığında, kişinin alanı veya konumu ne olursa olsun,
işini yaparken mutlu olabilmesi mümkün. Öncelikle "mutluluk" kavramı
üzerine biraz düşünelim istiyoruz. "Mutluluk" derken kast ettiğimiz
ne?
Evet, hepimiz mutluluğun ne anlama geldiğini biliriz; bununla birlikte,
diğer soyut kavramlar için de olduğu gibi, tanımlamamız istenirse, hemen
hepimiz zorlanırız ve muhtemelen, mutluluk tanımımız, zihnimizdeki
karşılığından epeyce eksik kalır.
Aynı şekilde, ne zaman mutlu olduğumuza ya da olacağımıza dair
fikirlerimizi kolayca sıralarız; ancak mutlu olmanın nasıl bir şey olduğu
sorulsa, büyük olasılıkla, tatmin edici bulacağımız bir cevap veremeyiz.
Gerçek şu ki, mutluluğa ve mutlu olmaya dair iç dünyamızdaki zengin
çağrışımları kelimelere döküp tümünü sözel ifadeyle kapsayabilmek çok güç. Üstelik
bazı geçmiş yazılarımızda da vurguladığımız gibi, mutluluk, evrensel nitelikte
olmakla birlikte, çağrışımları, kültürden kültüre, hatta kişiden kişiye
değişiklik gösterebilmekte.
Beyin tümörü tedavisinde devrim
ABD'de Türk hekimin başkanlığındaki uluslararası araştırma ekibi, yaygın beyin tümörü meninjiyomların genetik altyapısını çözdü
ABD'de Türk hekimin başkanlığındaki uluslararası araştırma ekibi, yaygın beyin tümörü meninjiyomların (beyni çevreleyen zarda oluşan tümör cinsi) genetik altyapısını çözdü.
Yale Üniversitesi Tıp Fakültesi Beyin Tümörü Araştırmaları Program Direktörü Prof. Dr. Murat Günel'in önderliğindeki uluslararası araştırma ekibinin, en sık görülen beyin tümör türü olan meninjiyomlar üzerindeki araştırması Science dergisinde yayımlandı.
Araştırma sonuçlarına göre, meninjiyomların hemen hemen hepsinin genetik altyapısı, sadece beş gendeki düzensizliklerle açıklanabiliyor. Yalnızca cerrahi olarak tedavi edilebilen meninjiyomların genomik profilleri ile beyindeki yerleşimlerinin bilinmesi, bu tümörler için ilk kez kişiselleştirilmiş tıbbi tedavilerin geliştirilebilmesini olanaklı kılıyor.
Araştırma ekibinin başında bulunan beyin cerrahisi Nixdorff-German kürsü başkanı ve aynı zamanda genetik ve nörobilim profesörü olan Murat Günel AA muhabirine yaptığı açıklamada, ''Bu genlerdeki bozukluklar tümörün beynin hangi bölgesinde çıkacağını belirliyor ve kişiye özel tedavilere imkân sağlıyor'' diye konuştu.
Prof. Günel, 300 meninjiyom örneği üzerinde gen analizi yaptıklarını ve hastalığın kökenleri ile tedavisine yönelik ön bilgiler sunan dört yeni genetik şüphe belirlediklerini ifade ederek, hangi genin mutasyon taşıdığına göre tümörün beyinde değişik bir bölgeye yerleştiğini ve bunun da tümörlerin habisleşme potansiyellerini belirlediği bilgisini aktardı.
Kişiye özel ilaç tedavileri
Özellikle nüks eden ya da diğer dokulara yayılan meninjiyomlar ile cerrahi olarak yüksek risk taşıyan hastalarda, NF2 (neurofibromin 2) dışındaki genlerde görülen mutasyonlara yönelik ilaç tedavilerinin artık mümkün hale geldiğinin altını çizen Günel, bu konudaki açıklamalarına şu bilgileri ekledi:
''Kişiye özel ilaç tedavileri, genellikle iyi huylu olan bu tümörlerin ilerlemesi için bir risk faktörü olan ışın tedavisi tedavisinin yerine artık geçebilir. Bu yaklaşımların daha kötü huylu tümörlere uygulanması da olanak dahilindedir.''
Sonuçlar, Türkiye'deki hastanelerle paylaşıldı
Beyin tümörü tedavisinde çok önemli bir gelişme kaydeden Prof. Murat Günel, bu çalışmanın başından beri Türkiye ile ortak devam ettiğini ve özellikle Acıbadem Hastanesi, Marmara ve Bahçeşehir Üniversitelerinin bu buluşa katkısının büyük olduğunun altını çizdi. Birçok tümör örneğinin bu hastanelerden geldiğini belirten Günel, bu çalışmaların sonuçlarının Türkiye'deki hastaneler ile paylaşıldığı ve Türk hastaların tedavisinde de kullanılacağı müjdesini verdi.
Türkiye Posterleri: İstravit
Boğaz’ın kıyısında ya da Galata
Köprüsü’nde her gün binlerce insanın umudu… Akşam sofralarının en mütavazı
yemeği… Izgarası muhteşem olur ama tavada da güveçte de harikadır… Aman
parmaklara dikkat!
Türkiye Posterleri
Türkiye Posterleri