Antalya’da türünün tek örneği olan bir
susam çeşidi bulundu. 20 yıl önce bulunan ve bilim adamlarının üzerinde çalışma
gerçekleştirdiği türün, Amerikan ince kabuklu (papershell) susamından daha
verimli olduğu gözlendi.
Antalya’da türünün tek örneği olan bir
susam çeşidi bulundu. ‘Kırılgan Kapsüllü Susam’ ismi verilen türün üzerinde ise
20 yıllık bir çalışma gerçekleştirildi. Geliştirilen yeni türe, biçerdöverle
hasat yapılma özelliği verildi ve bu sayede aynı karakteristik özelliklere
sahip olan Amerikan ince kabuklu (papershell) susamından daha verimli olduğu
gözlendi. TÜBİTAK’ın da desteklediği buluşla birlikte, Türkiye’de son yıllarda
düşüşe geçen susam üretiminin artırılması ve yurt dışından ithalin de önüne
geçilmesi hedefleniyor.
1997 yılında kapalı susam mutant türünü
keşfeden Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkiler Bölümü Öğretim
Üyesi Prof. Dr. Musa İlhan Çağırgan, tür üzerinde üniversitede proje
çalışmalarına başladı. 2004 yılında ise yine kabuğu çabuk kırılan özel bir
mutantı keşfeden Çağırgan, bu tür üzerinde de yaklaşık 13 yıllık bir çalışma
gerçekleştirdi. Çağırgan, ‘Kırılgan Kapsüllü Susam’ ismini verdiği tür üzerinde
yeni bir kapsül geliştirerek, ürününü Amerikan ince kabuklu (papershell)
susamıyla karşılaştırdı ve hasat için daha elverişli olduğunu gözlemledi.
Uluslararası Atom Enerjisi Kurum (IAEA) ve TÜBİTAK da destek verdiği projesinin
ürününü basın mensuplarına tanıtan Çağırgan, yeni türün, biçerdöverle hasat
edilirken, tohumları zedelenmeden harmanlanabileceğini, sapları ve kapsülleri
ince olan mutant sayesinde de susamın tohum/sap oranı artırılarak az girdi ile
çok ürün elde edilebileceğini ifade etti.
"Yılda
120 Bin Ton Susam İthal Ediliyor"
Susamın sağlığa son derece önemli bir
katkısı olduğuna dikkat çeken Pro. Dr. Çağırgan, bu özelliğinin ortaya
çıkmasının ardından dünyada susam üretiminin son 10 yılda yüzde 50 oranında
artış gerçekleştirdiğini söyledi. Susam hasadının makineyle olmayıp, el emeği gerektirdiğini
belirten Çağırgan, bu sebepten dolayı Türkiye’de üretimin azaldığını ve susamın
en çok Afrika ve Asya ülkelerinde yetiştirilmeye başlandığını kaydetti.
Türkiye’nin susamı çok tüketen ülkeler arasında yer aldığına işaret eden
Çağırgan, aralarında Antalya’nın da bulunduğu birçok bölge ikliminin susam
yetiştirmeye müsait olmasına rağmen yurt dışından yılda 120 bin ton susam ithal
edildiğini, bunun sebebinin ise makineyle hasat yapılamaması olduğunu söyledi.
Yeni buluşun makineyle hasat yapılabileceğine işaret eden Çağırgan, bu özellik
sayesinde Türkiye’de son yıllarda düşmüş olan susam üretiminin artacağını,
susam ithalinin de önüne geçilebileceğini savundu.
Keşfettiği susam türünü 20 yıl önce ilk
defa kendilerinin bulduğunu ve tür üzerinde çalışmalara başladıklarını belirten
Çağırgan, "Daha sonra bu türün makineyle hasadının yapılması için, daha
ince kabuklu özellikler üzerine yöneldik. 2004-2008 yılları arasında kapsülleri
çabuk kırıldığı için kırılgan kapsül ismini verdiğimiz özel bir mutant bulduk.
Daha sonra bu mutantı var olduğu söylenen buna rağmen sonuç alımının mümkün
olmadığı ileri sürülen Amerikan Kağıt Kabuklu susam olduğu söyleniyordu.
Bununla karşılaştırmayı denedik. Önce bu kapsülü elimize geçirdiğimiz zaman
TÜBİTAK’a bir proje sunduk, onlar da destekledi. Şuanda bu projenin son
aşamasına geldik. Hasadımızı tamamladıktan sonra verilerimizi değerlendirip,
sonuçlarımızı yazacağız" dedi.
"Evrensel
Boyutlarda Önemli Bir Sonuç Elde Ettik"
İlk iki yıl ve son yıldaki verileri,
Amerikan kapalı kapsüllü susamıyla karşılaştırdıklarını aktaran Çağırgan,
"Elde ettiğimiz veriler gösteriyor ki Amerikan kapalı kapsüllü susamlarına
eklenmiş olan kağıt kapsülünün her hangi bir inceltme özelliği yok. Ama bizim
elde ettiğimiz kırılgan kapsüllü susam her ortamda kendini kolaylıkla
gösterebiliyor. Bu özelliği sayesinde bölge üzerinden Türkiye geneline, buradan
da evrensel boyutlarda önemli bir sonuç elde ettiğimizi söyleyebiliriz"
ifadesini kullandı.
Yüzde
70 Hasat Verimi
Yeni tür susamın hasadı konusunda da
bilgiler paylaşan Çağırgan, "Yeni bir şey bulduğunuz zaman eğer bu da
mutantsa bunun veriminin çok düşük olması söz konusudur ancak bunların verimi
yüzde 70 civarındadır. Normalde çiftçiler 100 kiloda 80-90 kilo alır, bu
susamdan ise 60-70 kilo alabilmektedir. Fakat bu çiftçinin ihtiyacı olan bir
materyal değil. Makineyle hasada uygun susam yapmaya ihtiyaç duyan kişilerin
kullanacağı bir teknoloji" diye konuştu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
iyi ve güzel...