Nejat! Yaşam Bir Oyun Değil, Yeniden Başlayacağın!

Aylar önce bir yazımızda "Hayat bir oyun değil, yeniden başlayacağın" diyerek, yaşamın ciddiye alınması gereken bir konu olduğunu dile getirmiştik.
"Hayat geri dönüşü olmayan bir yolculuktur. Geçen zaman mazidir. Yol bittikçe yolcu olgunlaştıkça farkına varmaya başlar gerçeklerin."
Nejat anlaşılan bu senin için geçerli bir durum değilmiş. Yol bittikçe bırak olgunlaşmayı, gittikçe çocuklaşan ve saf gözlerle dünyaya bakan biri yapmış seni zaman.
Sen oyun oynamaya hevesli, çocukluğuna doymayan birisi olarak bu son oyunda yalnızsın. Hiç kimse oynamayacak bu oyunu seninle. Sense saf halinde güleceksin onlara; Sahte gülüşleri ile sana alkış tutanlara.
"Yaşamı" avuçlarına alıp, insanların içine işleyen sıcak gülümseyişin ile sevgi adına, dürüstlük adına, çocukça kahramanlık adına aramızda dolaşıp durdun. Senin bu yaşamı hiçe sayan davranışın üzerinden binlerce kişi prim yapmaya çalıştı. Kimi alkışladı, kimi yazılarında methiyeler düzdü, kimi sırtını sıvazladı, kimi yanında eşlik etti, kendini yok edişinde.
Sen bir aydınlık görüp, yaşamın ellerinde bir ışığa yürüdün. Işık parladıkça gözden kayıp oldun, bizlerden koptun.  Sonunda gözleri kör eden bembeyaz bir aydınlığa ulaşınca aramıza döndün yoğun bakım odasında. Şimdi koptu her şey, sen derin bir uykuda dinleniyorsun en sonunda. Umarız uzun sürmez bu istirahatın de dönersin tekrar dünyamıza sağlıkla.
Ama unutma, her halinden faydalanacak, seni ellerinde yaşamınla bu yolda destek olanlar. Bırakmayacaklar seni bir başına. Allah (c.c) geçinden versin,  eğer, kayıp edip bu savaşı ayrılırsan aramızdan, belki bir heykelini yapıp, birkaç satır yazı yazıp, uzunca nutuklar atacaklar ardından. Bir bakmışsın kahraman olacaksın bunların dünyasında. Onlarsa en korunaklı dünyalarında sefasını sürecekler doyamadıkları yaşamın güzelliklerine. Ve yeni direnişçiler bulup öne atacaklar, ölmeleri için şafakta saf ve çocukça. Alkışlar........
Önce elleri ile uçurumda aşağı yuvarlayanlar, şimdi diren diye nafile dileklerle hala üzerinden siyaset yapmaktalar. Her zaman ki gibi yalınızsın bu savaşında da. Belki yakın akrabalar dualarla destek oluyordur senin yaşam kavgana.
Sevgili Nejat, sosyal paylaşım sitesi Facebook'taki sayfanda daha önce şöyle yazmıştın:
"Tedaviyi reddetmek, erken ölmek gibi niyetim yok. Bazen cevabını kaldıramayacağını bilsen de yine de gerçeği öğrenmek istersin. Milyon tane kazık yiyince, bedenin zarar görüyor. Çıplak geldim, çıplak gideceğim. Amacım zamanı satın almak. Mülk edinmek gibi bir derdim yok. Mülkiyet hırsızlık gibi bir şey. Sevmiyorum işte. Biz kuşak olarak böyleyiz. Bize sevmeyi, bir şeylere bağlanmayı öğretmediler. O tarafımız gelişmedi. Ben dünyanın bir parçasıyım. Şurayla ve bedenimle sınırlı değilim. Bir şeyler yanlış gidiyor, birileri acı çekiyor. Ben de çekiyorum aynı acıyı. Altıma son model bir araba çekip, güzel bir ev alınca mutlu mu olacağım yani. Hayır olmam. Aramızda mutlu olanlar varsa zekâlarından şüphe ederim, bir de gözlerinden. Çünkü iyi görmüyorlardır. Siz beni yenmediniz çünkü: ben sizinle daha oynamadım. Ben gidiyorum dediğimde, `gitme' diyen birini değil, ben de geliyorum, yalnız gidemezsin diyen birini istiyorum."
Evet, ne yazık ki Nejat bu oyunu senle oynayacak hiçbir çıkmaz o dediklerinin içinden. Onlar ki hayatı haddinden fazla ciddiye alıp, bu dünyaya kazık çakma peşindedirler. Onların en fazla yapacakları kuru birer alkıştır, perde indiğinde. Sense büyümemiş çocuğunla sonsuzlukta yitip gidersin, sessizce. Ama daha erken! İnan daha erken.
İnşallah kazanırsın bu savaşı ve bir an önce dönersin aramıza sağlıkla. İnşallah kıymetini bilecek kadar bağlanırsın yaşama ve artık oynamazsın onunla.
Bu sessiz bekleyişte bir şarkı ulaştı kulağımızdan yüreğimize. Leyla The Band çok içten söylüyordu. Bizden de sana gelsin, inanıyoruz ki bu sesler bir şekil de ulaşacak sana.
Kaybet bu öfkeni,
İçinde sakladığın.
Terk et o derdini,
Benden almadığın.

Sabret sonu aynı değil!
Söylüyorum.
Dinle, rüyaların her gün aynı,
Olmayacak!

Şimdi vazgeçersen geriye döneceksin,
Gitme! Kaybedince daha çok seveceksin
Biliyorum, hiç bir anlamı yok:

Yokluğunda, yokluğunda, yokluğunda...

iyiturks

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

iyi ve güzel...