Dün, Osmaniye'de, Abdurrahman Keskiner
Güzel Sanatlar ve Spor Lisesi resim bölümü öğrencilerinin Fransız Ressam Claude
Monet'in İstanbul'daki sergisine gidebilmek için, yol masraflarını karşılamak
amacıyla açtıkları sergi haberini yayınladık. Haberin ardından Hürriyet
Dünyası’ndan Şermin Terzi, bu azimli gençlere ulaştı ve hikayelerini dinledi.
İşte bir şehit kızı olan Gizem Tıraş’ın önderliğindeki çalışmanın ortaya çıkış
hikayesi.
Sıradan insanların, sıra dışı hikâyelerin
hayata direniş manifestosuna dönüştüğü bir ülke burası. Tam hamasi söylemlerle
ruh katran karasına döndü derken, işte böyle gençlerin hikâyesiyle inanç
tazeleyen bir ülke.
Kim mi o gençler? Osmaniye Abdurrahman Keskiner Güzel Sanatlar
Lisesi 12-R sınıfının 17 yaşındaki 29 öğrencisi. Sanat galerisi bile olmayan
bir şehirde, sanat okumayı tercih edip, devrimin âlâsını yapan devrimci
gençler.
Hikâyeleri, resimlerine hayran oldukları
Fransız ressam Claude Monet'nin İstanbul Sakıp Sabancı Müzesi’ndeki sergisine
gitmek istemeleriyle başladı. Ama yolu karşılayacak paraları bile yoktu.
"Yardım istesek" dediler. Genç resim öğretmenleri Hakan Çebi,
"Yardım istemek bize yakışmaz. Resim yapın, sergi açalım satılırsa
emeğimizle gidelim” diye karşı çıktı.
Başı kim çekti biliyor musunuz? Babası
o daha doğmadan 16 gün önce şehit olan ama hayata sanat aşkıyla tutunan Gizem
Tıraş.
“Dalı
Ve Van Gogh’a Gidemedik”
Gizem diyor ki, “Salvador Dali geldi
gidemedik, Van Gogh sergisi geldi yine gidemedik. Bu bizi derinden üzdü. Monet
sergisinin geldiğini duyunca, ne yapıp edip buna gideceğiz diye inat
ettik.”
Gizem, sınıftaki bütün arkadaşlarını
organize etti. Sabah 3’lere kadar arkadaşlarıyla kimi kara kalem, kimi sulu
boya, kimi akrilik 100’e yakın resim yaptılar. Resimleri yaptılar yapmasına ama
sergileyecekleri bir salon bile yoktu. Resim öğretmenleri şehirdeki Osmaniye
Park 328 alışveriş merkezinin kapısını çaldı ve yer konusunda yardım istedi.
Ve o gençler, tam da Atatürk’ün
gençlerine yakışır bir şekilde, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda sergilerini
yetiştirdi. Osmaniye Valisi Celalettin Cerrah, tesadüfen oradan geçerken bir
Atatürk portresi satın aldı.
Şu ana kadar sadece 200 lira
kazanabildiler. Sadece seyahat masrafları bile 4 bin lira tutuyor. Gizem,
“Osmaniye gibi bir yerde resim satamayacağımızı biliyoruz ama başka çaremiz
yok. Ama ümit etmek istiyoruz” diyerek pes etmeyeceklerini ısrarla
söylüyor.
Zaten bu yüzden, kimi arkadaşları
okula devam ederken, kimi resimlerin başında dönüşümlü nöbet tutuyor.
Bu haberi ilk yayınladığımızda,
“Çanakkale Şehitliği’ne gitmişler mi ki, Monet sergisine gitmek istiyorlar”
diye eleştirenler… Size cevabı yine şehit kızı Gizem versin: “Türkiye’de her
gün terör olayları oluyor. Ben terör yüzünden babamın yüzünü bile görmedim.
Terör olmasa başka sorunlar hep var. Okulum bir kireç fabrikası yanında. Onun
yüzünden iki arkadaşımızdan biri astım hastası neredeyse. Ama biz hayatı ve
renkleri seviyoruz. Monet gibi ressamlar da bize hayatın renklerini ve
güzelliğini en iyi hissettiren sanatçılar. Biz o yüzden ne sanattan, ne de hayattan
hiç vazgeçmeyeceğiz!”
Monet, hayatının son dönemlerinde katarakt
nedeniyle o nefis renkleri artık göremez olmuştu. Ama yıllar sonra bambaşka bir
coğrafyada, bambaşka gözler, gönüller onun da ruhunu yad ederek hayata ve
renklere işte böyle asılıyor. Siz de bu gençlerin hayatına bir renk katmak
isterseniz, resim öğretmenleri Hakan Cebi’ye mail atın: hakancebi78@gmail.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
iyi ve güzel...