TRT
Çocuk'un fenomen çizgi film kahramanı Pepee, bildiğimiz çizgi karakterlerden
çok farklı. Elinde mendil halay çeken, dizlerine vura vura zeybek oynayan
Pepee'nin portresi...
Bir tatil sabahı televizyon kanalları
arasında dolanırken rast gelmiştim Pepee’ye. Küçük kardeşiyle yaptığı emekleme
yarışını kaybettiği için bir hayli rencide olmuş, fakat müsabaka sonrası
dedesinin ders verici konuşmasıyla bozulan morali yerine gelmişti. Bu tarz
çizgi dizilere aşina olmayan birisi için mevzu o kadar hipnotize ediciydi ki
ister istemez bilinçaltıma gizliden gizliye subliminal mesajların verildiğini
hisseder olmuştum. Çok şükür ki o mesajlar beni simit saraylarına mahkûm edecek
kadar uyuşturucu, sonraları da fuhuş bataklığına sürükleyecek kadar
yozlaştırıcı içeriğe sahip değildi.
Bir
melankoli, bir hüzün
Konuya vâkıf olmayanlar için kısa bir
özet geçelim. Pepee, haftanın her günü TRT Çocuk kanalında yayımlanan ve 0-6
yaş grubuna hitap eden çizgi filmin başrol oyuncusu. Aslında çocuklar
tarafından takip edilen basit bir animasyon karakterinden öte, şimdiye kadar
‘elle tutulur’ başarıya sahip olmuş ilk Türk çizgi dizi kahramanı. Yani geçen
hafta bir gazetecinin iddia ettiği gibi ‘çocuklara cinsel içerikli alt mesajlar
veren ve onları fuhşiyata sevk eden yabancı yapıtlardan biri’ hiç değil.
Eskişehir merkezli Hayal Dünyası Animasyon Stüdyoları’nda senaryosu Ayşe Şule
Bilgiç tarafından yazılan ve müzikleri de ünlü şarkıcı Kıraç tarafından
hazırlanan Pepee, üç-dört yaşlarındaki bir erkek çocuğunun maceralarını ve
günlük hayatta karşılaştığı kimi güçlükleri anlatıyor. Bu arada senaryo kadar
programın müziklerinin de çok ilgi çekici olduğunu belirtmekte fayda var.
Özellikle Pepee’nin kaybettiği yarış sonrası üzüntüsüne atıf yapan şarkısı
yürekleri dağlıyor.
Zaten Pepee’nin bu kadar meşhur olma
sebebi de sosyal medyayı bir anda etkisi altına alan ‘Pepee Çok Üzülüyor’
şarkısı. Müzik o kadar melankolik ve efkâr dolu ki durduk yere insanı gama,
kedere sürüklüyor, ister istemez rakı şişesinin dibinde balık olma hissi
uyandırıyor. Ancak serinin diğer müzikleri bu kadar yanık sesle ve arabesk-fantezi
tınılarla icra edilmiş değil. Hatta bazı şarkılar var ki, Anadolu düğünlerine
taş çıkartacak cinsten oynak ve neşeli. Mesela çizgi filmin bir bölümünde
Pepee, dedesinin en sevdiği halk oyunu Trakya Karşılaması’nı büyük bir
ustalıkla oynarken, onun hala kızı Şila da en kıvrak figürleriyle Pepee’ye
eşlik ediyor. Fakat serinin asıl ‘kombosu’, izlemeden geçilmemesi gereken ‘İki
Ekmek Aldım’ şarkısı.
Özgün
mü, esinlenme mi?
Ancak Pocoyo davranışlarıyla genel bir
kitleye hitap ederken, kahramanımız Pepee folklorik temayla yoğrulmuş olmasından
ötürü biraz daha yerele sesleniyor. Örnek vermek gerekirse, Pocoyo daha çok pop
şarkılarını dinlerken, Pepee ‘Hanımey’ türküsünü çok seviyor. Pocoyo gizli
gizli sağlıksız besinleri mideye indirirken, Pepee tahin-pekmez ve süt
ikilisinden kesinlikle vazgeçmiyor.
Her yaştan insanın garip bir
bağlılıkla izlediği Pepee, milli bir fenomen olma yolunda hızla ilerlerken,
“Madem Türk bir çizgi film kahramanımız var, adı neden Türkçe değil” sorusuna
da karakterin yaratıcısı Bilgiç cevap veriyor. Pepee’nin Anadolu’da konuşma
güçlüğü çeken, kekeme çocuklar için kullanılan bir kelime olduğunu belirten
Bilgiç, ismin sonundaki ekstra e harfinin de marka değeri yaratmak açısından
konulduğunu söylemiş. Tabii, Pepee ve kekeme benzerliği her ne kadar altı
doldurulmaya çalışılmış zoraki bir ifade gibi gözükse de, diğer karakterlerden
Zulu ve Şila’nın isminin kökenine dair şimdiye kadar yapılmış herhangi bir
açıklama yok. Tabii biz de tam olarak isimlerin etimolojisine hâkim değiliz.
Belki Şila özünde yiğit, mert, güçlü anlamına gelebilir. Hatta biraz daha
zorlarsak eğer, Kafkasya’da açan bir çiçek ismi bile olabilir.
Örnek
vatandaş Pepee
Karakterimizin bir yerlerden
esinlendiği iddiaları bir köşede dursun, Pepee’nin eleştiri oklarını üzerine
çekmesinin bir diğer sebebi de sahne aralarında karşımıza çıkan görsel ve
işitsel ifadeler. Mesela bir bölümünde Pepee’nin Türk bayrağı önünde devlet
büyüğü gibi kitlelere (zürafa, köpek) hitap etmesi ve zaman zaman devlet
ideolojisine yakın siyasi mesajlar vermesi kimi çevrelerin tepkisini çekiyor.
Kimisi de Pepee’nin anne ve babasının yine toplum tarafından dayatılan
kadın-erkek rolüne atıf yapmasını eleştiriyor. Ancak başta Tenten olmak üzere
toplumların fenomen haline gelmiş çizgi dizi karakterlerinin bir şekilde
eleştiri aldığı düşünüldüğünde, Pepee’nin maceralarına yöneltilenler o kadar da
ağır suçlamalar değil.
Zaten son zamanlarda peyda olan
çalıntı ve siyaset tartışmaları, dizinin ana kitlesini oluşturan 0-6 yaş
arasındaki çocukları pek bir etkileyeceğe benzemiyor. İki hafta önce bir
alışveriş merkezinde kukla olarak yer alan karakterin yarattığı izdihamı
gördükten sonra hem çocukların zihninde hem de velilerin görüşünde ani bir
değişikliğin oluşması olası gözükmüyor. Dizinin geleceğiyle ilgili belki de
olası olan tek şey, 80’lerin sonu 90’ların başında çocuk olmuş kuşağın Casper,
Tsubasa ve Transformers’dan hissettiklerini, şu sıralar Pepee ile yatıp kalkan
neslin yaklaşık 20 yıl sonra bizim damağımızdaki o nostalji tadını hissedeceği…
Pepee’nin
marifetleri neler?
Her ne kadar Pepee, en yakın arkadaşı
Şila ile ne oynayacağına dair bir dizi kararsızlık yaşasa da, zürafa Zulu’dan
oyun havası öğrenip dedesine sürpriz yapmayı çok seviyor. Trakya Karşılaması,
Ankara Hüdayda, Bingöl ve Diyarbakır Halayı ve tabii ki Ege yöresinden Zeybek,
Pepee’nin halk dansı dağarcığından küçük bir kuple. Bu arada hem büyük hem
küçük ekmek alabiliyor, banyo yapabiliyor, bazen de ‘karatecilik’ ve ‘golcülük’
oynayabiliyor. Çizgi dizinin revaçta olduğu şu günlerde, Pepee boyama
kitaplarının, peluş oyuncaklarının ve tabii ki korsan ürünlerinin çıkmaması
düşünülemez bile. Artık her köşe başında rahatlıkla elde edilebilecek Pepee
ürünleri göze çarpıyor. Bu arada 30. İstanbul Kitap Fuarı’nda en çok ilgi gören
çocuk kitapları arasında Pepee hikayeleri ipi göğüslüyor.
Dünyadan
Pepee örnekleri
ÇEBURAŞKA: Sovyetler Birliği’nde yaşayan çocukların
hayallerini süsleyen Rus çizgi film karakteri Çeburaşka, uzun yıllar boyunca
siyasi propaganda amacıyla kullanılmıştı. Ancak 1990’lı yıllara gelindiğinde
Çeburaşka eski günleri hatırlatan tatlı bir anı olarak kalmış, hatta 2004-2008
Olimpiyat Oyunları’nda Rusya Milli Takımı’nın maskotluğunu yapmıştı. Bu arada
Timsah Gena’nın doğum günü şarkısı en az Pepee’ninki kadar duygu yüklüdür.
CAILLOU: Tıpkı Pepee gibi dört yaşındaki bir çocuğun
başından geçenleri anlatan Kanada menşeili çizgi dizide Caillou, bir yandan
yaşadığı ülkenin kültürel yapısına atıfta bulunarak her milletten sahip olduğu
arkadaşlarnın yaşam tarzını öğreniyordu. Yani kültür vasıtasıyla kitlelere
ulaşıp çeşitliliği kutluyordu.
POCOYO: Eğlendirerek öğreten ve başta İspanya olmak üzere
tüm Güney Amerika’da geniş kitlelere hitap eden Pocoyo’nun, Türk çizgi film
kahramanı Pepee’ye esin kaynağı olduğu iddia ediliyor. Ancak Pocoyo’nun
hayranları sadece çocuklar değil. Özellikle İspanyolca öğrenmek isteyen
yetişkinler de onun müdavimleri arasında yer alıyor. Her bölümü yedi dakikadan
oluşan dizide, Pocoyo’nun arkadaşları arasında ördek ve fil yer alıyor.
BATRULLO
& PASGNOFFO: İtalyan okul
öncesi eğitim sisteminin vazgeçilmez öğeleri arasında yer alan karakterler,
İtalyanca öğrenmek isteyen yabancılara ve göçmenlere ve yönelik bölümleriyle
ilgi çekiyor. Dizide iki ayrı tepede yaşayan biri oval, diğeri kare iki
arkadaşın komik ve mücadele dolu hikayesi anlatılıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
iyi ve güzel...